“Adalet istiyoruz adalet”

Buradan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Adalet Bakanımız Sayın Abdülhamit Gül’e sesleniyoruz; “Adalet istiyoruz adalet”

2015 yılında alınan yerel mahkeme ve Yargıtay kararına istinaden Sinop’ta yayın hayatını sonlandıran Bizimkaradeniz Gazetesi ve yayın hayatına devam eden Haber57 ve Flaşhaber gazeteleri için nitelikli dolandırıcılık ve sahte sigortalı gösterilen kişilerle ilgili olarak sigorta iptalleri gerçekleştirilmiş ve konu Yargıtay’a taşınmıştı. 1 yıl sonra Yargıtay yerel mahkemenin kararını onayarak gazeteye gerekli cezanın verilmesi için dosya Sinop Adalet Sarayı’na gönderilmiş ve Sinop Valiliği tarafından sigorta iptal süresi boyunca almış oldukları ilan bedellerinin mahsuplaşma cezasını sadece Bizimkaradeniz gazetesine uygulanmış, 2016 yılında Yargıtay kararına rağmen 4 yıl sonra tarafımızdan tekrardan suç duyurusunda bulunularak 2020 yılı içerisinde uygulanmıştı. Kararın uygulanması konusunda görevli memurlar azledilmiş, yani suçun işlenmesinde ve devam etmesindeki memurlar adalet önüne çıkarılmamıştır.

“GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR”
Sayın Bakanımıza kısaca anlatmak istediğimiz; bir Yargıtay kararının kesinleşmiş olmasına rağmen uygulanması konusunda tekrar suç duyurusunda mı bulunmak gerekiyor yoksa bu kararın hemen 1 ay içerisinde uygulanması mı gerekiyor, yoksa 4 yıl mı beklemek gerek gerekiyor? Ayrıca son günlerde ‘yargı reformu’ adı altında bir çalışma başlatıldı ve bu yargı reformundan bizler zararlı çıktık. Konuyla ilgili olarak yerel Mahkeme ve Yargıtay kararlarına istinaden yapılması gerekenler yapılmamıştır ve “geç gelen Adalet, Adalet değildir” diyerek burada yetim hakkı yenmiştir, hala da yenmeye devam etmektedir!

KAMUOYU ADINA SORUYORUZ!
Sinop Valiliği tarafından bu 4 yıl boyunca ipe un serilmiş ve adalet savcılarının talepleri ret edilmiş, Valilik tarafından soruşturma izni verilmemiştir. Kısaca sorumlu kişiler devletin yüce mahkemesine gönderilmemiş ve devletin yetkilisi tarafından engellenmiş ve devlet halen zarara uğratılmaya devam etmektedir. Bizler kamuoyu adına sayın bakana soruyoruz;
* Bir ilin Valisi geçmişte Yargıtay kararının uygulanmaması için mücadele eder mi?
Yine yerine gelen Vali devletin Valisi Yargıtay kararının uygulanması konusunda gereken yapılsın dedikten sonra İçişleri Bakanlığı’ndan üst düzeyde bir kişinin Valiyi arayıp cezanın ertelenmesi konusunda ısrarcı olması Vali bey’in üst düzeydeki arayan kişiyi dikkate almayıp kararın uygulaması konusunda devlet adına devlet adamlığını göstermiştir ve tekrardan atanan yeni ilin Valisi de mahkeme kararı ve emsal karar olmasına rağmen bu mahkeme kararını uygulanmaması konusunda dosyanın savcılığa göndermeyip Valilik tarafından işlemden kaldırılması ne kadar etiktir?
* Ayrıca ceza alan 3 gazeteden cezai işlem mahsuplaşma olarak sadece 1 gazeteye uygulanıyorsa ve diğer Haber57 ve Flaşhaber gazetelerine uygulanmaması bu gazetelerin sahibinin siyasi bir partinin mensubu olmasından mı kaynaklanıyor?
* Bu cezai işlemin uygulanmaması konusunda ilin siyasileri bu konunun neresinde?

Bizler kamu adına devlet adına sayın Cumhurbaşkanımıza ve Adalet Bakanı’na çağrımızdır; bu yargı kararının uygulanması ve uygulanmaması konusunda Valiliklere mi yetki kılındı yoksa adaletin savunucuları Cumhuriyet Savcıları’na mı yetki kılındı? Son olarak adalet; herkese aynı şartlar altında dürüst ilkeli olmalı diyoruz.