NEVRUZ: YENİDEN DOĞUŞUN ŞENLİĞİ

Köşe Yazarı: Prof. Dr. C. Cüneyt ERSANLI   Eklenme Tarihi: 21 Mart 2024, Perşembe - 09:04   Okunma Sayısı: 281

21 Mart’ta dünyamızın güney yarım küresinde sonbahar yaşanmaya başlarken kuzey yarımkürede de ilkbahar başlar. Tabiatla iç içe koyun koyuna yaşayan, toprağa ana diyen sadık yâri kara toprak olan Türk’ün düşünce sisteminde baharın gelişi elbette ki önemli bir yere sahip olmalıdır. Bunun içindir ki 21 Mart tüm Türk uluslarınca Nevruz Bayramı olarak kutlanır.

Öyle günler, öyle bayramlar vardır ki, milli birliğin dayanağı, milli varlığın kaynağı, milli dirilişin kıvancıdır. Nevruz, işte böylesi bir bayramın adıdır. Nevruz uyanıştır, Nevruz canlılıktır, Nevruz kaynaşmadır, Nevruz kucaklaşmadır, Nevruz kutlu bir toparlanışın simgesidir.

“Nevruz, barışın, hoşgörünün ve kardeşliğin kutlandığı bir şenliktir.”

Nevruz bir Türk bayramı olup yine Türkler vasıtasıyla bütün Asya ve Avrupa’ya yayılmıştır. Takriben M.Ö. 7. yüzyıldan beri her yılın 21 Mart tarihinde kutlanmakta olduğu rivayet edilen bu kutlama, Türk kültüründe “yeni gün” anlamına gelen “nevruz” adıyla anılan bir bayram günüdür. Kışın bitip, baharın gelmesi ve doğanın uyanmasıyla görülen tüm değişimler yeniden diriliş ve dolayısıyla üremenin başlangıcı olarak kabul edilen 21 Mart tarihi pek çok takvimde ve kültürde yılbaşı olarak kabul edilip kutlanmıştır. Nevruz, sadece bir mevsim değişimi değil, aynı zamanda kültürel bir mirastır. Binlerce yıldır, çeşitli topluluklar bugünü farklı şekillerde kutlamış, ritüellerle anlamlandırmıştır. Anadolu’da, Mezopotamya’da, Orta Asya’da ve daha birçok coğrafyada, Nevruz’un izlerini görmek mümkündür. Bu da gösteriyor ki Nevruz, sınırları aşan, insanları birleştiren evrensel bir değere sahiptir. Nevruz dinî, destanî ve mitolojik anlamlarla zenginleşerek her düşünceden her inanıştan ve kökenden insanı bütünleştirmekte önemli işlevler kazandırmıştır. Farklılıkların uyumlu hâle gelmesinin en güzel örneği olmuştur. Bu anlamlar çerçevesinde ise sayısız âdet, gelenek ve ritüel uygulama ortaya çıkmıştır.

Nevruz, doğanın uyanışıyla birlikte insanın da ruhsal olarak yeniden doğuşunu simgeler. Kışın soğuk ve karanlık günlerinden sonra gelen baharın getirdiği umut ve neşe, insanın içindeki karanlığı dağıtır, yeniden yeşertir. İnsanlar, Nevruz’u kutlayarak, geçmişteki hataları geride bırakabilir, yeni bir başlangıca adım atabilirler. Bu yüzden Nevruz, umudun, sevginin ve barışın bayramıdır. Bugün, dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan Nevruz’u coşkuyla kutluyor. Renkli kıyafetler, danslar, şarkılar eşliğinde, insanlar bir araya gelerek Nevruz’un tadını çıkarıyorlar. Bu birliktelik ve kardeşlik duygusu, insanlığın ortak değerlerine ve birbirine olan inancına olan güveni pekiştiriyor.

Tabiatın baharla yeniden canlanmasını sembolize eden Nevruz, anlam ve öneminin temelinde Türk kültüründe toprak, su, hava ve ateşe atfedilen kutsiyet yamaktadır. Bu nedenle kutlamalar bu öğelere dayalı olarak yapılmaktadır. Nevruz törenlerinde yakılan ateş, temizleyici, arındırıcı, hastalıkları, kötülükleri ve büyüyü yok edici olarak kabul edilir. Nevruz münasebetiyle yakılan her ateş, aynı zamanda ortaya çıkan neşe ve sevinç halkaları üzerimizde oyun oynayan hain çevrelere karşı muazzam bir direncin ifadesidir.

“Nevruz, toprakla insanın, insanla insanın, insanla doğanın barışmasıdır.”

Hoşgörü arayan Nevruz’un mesajlarına bakmalıdır, bereket ve bolluk özlemi çeken Nevruz’un ruhuna odaklanmalıdır. Orta Asya’dan Balkanlar’a kadar kutlanan Nevruz Bayramı, ayrılığa, ayrımcılığa, bölücülüğe, bölünmeye, nifaka ve şiddet niyetlerine karşı güvence, Türklüğün tarihin derinliklerinden gelen kültürel gücüdür.

Nevruz bolluğun, bereketin, baharın bayramıdır. Nevruz kardeşliğin, sevginin kalplerde yeşeren umutların bayramıdır. Nevruz toprakla beraber gönüllere düşen cemrelerin bayramıdır. Çok geniş bir coğrafyada yaşayan Türk insanlarını birbirine kenetleyen, bağlayan ve kaynaştıran bir milli örf, anane ve gelenekler bütünü olan Nevruz, dini ve milli bayramlar gibi kutlanmakta, milli birlik ve beraberliğin sembolü olarak görülmektedir.

Nevruz, her yıl olduğu gibi bu yıl da umut dolu bir başlangıca vesile olacak. Geçmişte yaşanan acıları geride bırakarak, birlik ve beraberlik içinde geleceğe umutla bakmak dileğiyle, yeniden doğuşun, sevginin ve barışın simgesi olan Nevruz, tüm insanlığa mutluluk, sağlık ve huzur getirsin.

“Nevruz, kışın sonu değil, umudun başlangıcıdır.”

Herkesin Nevruz Bayramını tebrik eder ve bu bayramın birlik ve beraberliklerimizin kökleşmesine, bereket ve bolluk getirmesine vesile olmasını Yüce Mevla’mdan dilerim.

Kalın sağlıcakla.

                                                                         

RENKLERİN DANSI: GÖKKUŞAĞININ FİZİKSEL VE DUYGUSAL ZENGİNLİĞİ
BİLGİ VE DUYGULARIN BULUŞTUĞU NOKTA: KÜTÜPHANELER HAFTASI
NEVRUZ: YENİDEN DOĞUŞUN ŞENLİĞİ
KAHRAMANLARIN MİRASI: ÇANAKKALE DESTANI VE İSTİKLAL MARŞI
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ: TÜRK BİLİMİNDE KADINLARIN YÜKSELEN ENERJİSİ
FİZİKTEKİ TEMEL BÜYÜKLÜKLER: EVRENİN DUYGUSAL PUSULASI
GÖKYÜZÜNDE YÜKSELEN ÖZGÜRLÜK: BİR UÇAĞIN KALKIŞI VE İNİŞİ
SEVGİLİLER GÜNÜ İÇİN FİZİĞİN FORMÜLÜ: ENERJİ, KÜTLE VE AŞK
SİNOP ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ: YENİDEN DOĞUŞUN İLK ADIMLARI!
60 ÜZERİ HEYECAN: 3. YAŞ ÜNİVERSİTESİ’NE KAYIT ZAMANI!
GÖKYÜZÜNDE TÜRK BAYRAĞI: ALPER GEZERAVCI’NIN UZAY YOLCULUĞUYLA BİR MİLLETİN GURURU
BEYAZIN SESSİZ DİLİ: KAR, BUZLANMA VE FİZİK
reklam

HABER ARŞİVİ


KÖŞE YAZARLARI