BİLGİ VE DUYGULARIN BULUŞTUĞU NOKTA: KÜTÜPHANELER HAFTASI

Köşe Yazarı: Prof. Dr. C. Cüneyt ERSANLI   Eklenme Tarihi: 28 Mart 2024, Perşembe - 12:59   Okunma Sayısı: 237

Kütüphaneler; sessizlikleriyle konuşan, raflarında binlerce hikâyeyi barındıran ve her kapağın ardında bir dünya sunan mekanlardır. 1964 yılından bu yana kutlanan, bu yıl 25-31 Mart tarihleri arasında 60. sını kutlamaya başladığımız, Kütüphaneler Haftası geldi çattı!

Her yıl, bu hafta boyunca kütüphaneler, zihinleri ve kalpleri doldurmak için bekleyen bir deniz gibi açılır. Ancak, sadece kitaplarla dolu raflar değil, aynı zamanda insanların umutları, hayalleri ve düşleri de kütüphanelerde yer alır. Kütüphaneler, bir toplumun hafızasıdır; geçmişin izlerini taşıyan ve geleceğe ışık tutan kutsal mekanlardır. Bir kütüphanenin kapısından içeri adım attığınızda, sadece fiziksel bir mekâna değil, aynı zamanda bir serüvene ve keşfe adım atarsınız. Her kitap, kendi benzersiz dünyasını sunar ve her sayfa, bir maceranın başlangıcıdır. Kütüphaneler, sadece bilgi deposu olmaktan öte, ruhu besleyen, düşünceye yol açan ve hayal gücünü besleyen birer yaşam kaynağıdır.

“Bir kütüphane, bir şehrin ruhudur ve bir milletin hafızasıdır.”

İstikbal köklerdedir. Eğer bir ağacın kökü yoksa meyve vermesi, yapraklanması, dalları, budakları göğe doğru serpilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla kütüphaneler bizim köklerimizi, bizim mazimizde, geçmişimizde ve günümüzde elde ettiklerimizi, biriktirdiklerimizi, bildiklerimizi, öğrendiklerimizi gelecek nesillere aktarmak için en önemli araçlar kütüphanelerdir, kitaplardır. Bu kitaplar sayesindedir ki bütün bir kültür gelecek nesillere aktarılabilmektedir. Biz eğer bugün ülke olarak ayakta duruyorsak geçmişimize ait önemli kültür birikimine sahip bir millet oluşumuzdandır.

Kütüphanelerin sadece, kitapların toplanıp korunduğu, düzenlendiği ya da okunduğu yer olmaktan çıkarak bugünkü yetkinliğini kazanması uzun bir süreç almıştır. Kütüphaneler, bilgiye ulaştırmanın ötesinde insanların bir araya gelip birbirine ilham vererek, bilgi alışverişinde bulunmalarına ve bilginin yeniden üretilmesine ortam sağlıyorlar.

“Kütüphaneler, insanlığın geçmişine pencere açar ve geleceğe kapı aralar.”

Bilgi çağı olarak da adlandırılan bu yüzyılda, değişimin etkisi her alanda olduğu gibi kütüphanelerde de kendisini göstermiştir. Kütüphaneler bilgi ve iletişim teknolojilerinin etkisiyle kavram ve içerik olarak değişime uğramıştır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin kütüphanelerde yarattığı değişim ve dönüşüm ile birlikte, kütüphanelerin özellikle basılı kaynaklardan ziyade elektronik kaynaklara yöneldiğini gözlemekteyiz. Dolayısıyla kütüphanelerin varlıklarını devam ettirebilmeleri için kullanıcı ihtiyaç ve beklentilerine cevap verebilecek, farklı stratejiler izlemesi gerekmektedir. Zira günümüzde kütüphaneler ödünç alma yerlerinden ziyade, dijital bir dünyada yön bulmamızı sağlayan kılavuzluk görevi yapmaktadır. Dijitalleşme koskoca bir kütüphaneyi parmaklarınızın ucuna getiriyor; fakat eğer bu beceriye ya da olanaklara sahip değilsek, bilgiye ulaşmamız daha da zorlaşacaktır. İşte tam da bu noktada özellikle dezavantajlı gruplar için günümüz kütüphanelerinin işlevi devreye girecektir. Günümüz kütüphaneleri, toplumsal katılımdaki fırsat eşitsizliğiyle, mücadele etmek gibi zorlu bir görevle karşı karşıyadır. Aslında kimse, kütüphanelerden dünyayı kurtarmalarını beklemiyor; ancak şunu unutmamak gerekir ki kütüphaneleri hesaba katmadan yeni bir toplum kurmakta mümkün değildir.

“Kütüphaneler, insanların sadece bilgiye erişmesini değil, aynı zamanda hayal güçlerini beslemesini sağlar.”

Cenab-ı Hakk’ın Peygamber Efendimize “Oku” diye söylemesi “ilim yap” anlamındadır. Okumaktan kasıt “ilimdir”. Okumaktan kasıt “kâinatın şifresini çöz” demektir. Bilim adamlarının bütün görevi aslında bu amaca hizmet etmektir. İleri toplum “Oku” emrini layıkıyla yerine getiren toplumlardır. Eğer biz de ileri bir toplum olmak istiyorsak, eğer öyleysek bu emri yerine getirme görevini yapmışız demektir. Ama yeterince yapmamışsak, buna yönelik çabalarımızın da olması gerekiyor.

Tarihimize baktığımızda, bir cihan hükümdarı olan Fatih Sultan Mehmet, sadece kudretli bir komutan değil aynı zamanda büyük bir kültür insanıydı, coğrafya kitaplarını çok meraklı olduğunu biliyoruz, haritaları okuduğunu biliyoruz. O kadar kitaba meraklı ki boşuna Fatih olunmuyor. Peki günümüze gelelim. Allah rahmet eylesin Prof. Dr. Fuat SEZGİN Hocamız. Hocamızla röportaj yapma şansına sahip olan biri Hocamıza soruyor. Hocam nasıl Fuat SEZGİN olunur? “Genç bir öğrenci iken Hellmut RITTER Hocamın yanına gittim. Amacım Hellmut RITTER Hocamla beraber çalışmaktı. Çok gayret ettiğini yanınıza alın beni gibisinden. Hocam 13 saat çalışıyorum.” dedim. Hellmut RITTER demiş ki “17 saat çalışacaksın.” Yani 17 saat kitaplarla iç içe.  Prof.Dr. Aziz SANCAR’a gelelim. Aziz SANCAR Hocamız da biliyorsunuz kimya dalında “Nobel Ödülü” aldı. Aziz SANCAR Hocamız Mardin’de yetişti. Okuma yazma bilmeyen bir anne babanın 8 çocuğunun 7’si. Orada da Aziz SANCAR Hocamız “İlkokul ve ortaokul yıllarında mum ışığında kitaplara sarıldım” diyor.

“Bir kitap, bin dostunun sesidir; bir kütüphane ise sonsuz bir dostluğun evi.”

Bu hafta boyunca, kütüphaneye uğrayalım ve sessizliğin ve bilginin büyüleyici dünyasına bir adım atalım. Belki de o adım, hayatımızın dönüm noktası olabilir. Unutmayalım ki, kütüphaneler sadece kitapların değil, aynı zamanda ruhun gıdasıdır. Onları koruyalım ve kollayalım, çünkü onlar, insanlığın sonsuz hazineleridir. Bu duygu ve düşüncelerle, tüm kütüphane çalışanlarının ve kitapseverlerin 60. Kütüphane Haftasını tebrik ediyorum. Sağlık, huzur ve mutluluk içerisinde okuma azmi ile okuma şevkimizi hiçbir zaman kaybetmemek dileğiyle…

Kalın sağlıcakla.

RENKLERİN DANSI: GÖKKUŞAĞININ FİZİKSEL VE DUYGUSAL ZENGİNLİĞİ
BİLGİ VE DUYGULARIN BULUŞTUĞU NOKTA: KÜTÜPHANELER HAFTASI
NEVRUZ: YENİDEN DOĞUŞUN ŞENLİĞİ
KAHRAMANLARIN MİRASI: ÇANAKKALE DESTANI VE İSTİKLAL MARŞI
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ: TÜRK BİLİMİNDE KADINLARIN YÜKSELEN ENERJİSİ
FİZİKTEKİ TEMEL BÜYÜKLÜKLER: EVRENİN DUYGUSAL PUSULASI
GÖKYÜZÜNDE YÜKSELEN ÖZGÜRLÜK: BİR UÇAĞIN KALKIŞI VE İNİŞİ
SEVGİLİLER GÜNÜ İÇİN FİZİĞİN FORMÜLÜ: ENERJİ, KÜTLE VE AŞK
SİNOP ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ: YENİDEN DOĞUŞUN İLK ADIMLARI!
60 ÜZERİ HEYECAN: 3. YAŞ ÜNİVERSİTESİ’NE KAYIT ZAMANI!
GÖKYÜZÜNDE TÜRK BAYRAĞI: ALPER GEZERAVCI’NIN UZAY YOLCULUĞUYLA BİR MİLLETİN GURURU
BEYAZIN SESSİZ DİLİ: KAR, BUZLANMA VE FİZİK
reklam

HABER ARŞİVİ


KÖŞE YAZARLARI